Hani bir kişi daha derse ki “Sen Güçlü Kadınsın Bunun da Üstesinden Gelirsin” mümkünse oracıkta düşüp bayılmak istiyorum.
Bilinmesi gerekir ki bu sözü duyan Kadınlar üzerlerine fazlasıyla sorumluluk almış, mücadeleler vermiş, büyük tecrübeler de edinmiştir hayata dair. Bilinmeyen şeyse güçlü olmasının nedeninin Kadın Erkek ilişkilerindeki dengesizlikten ya da yoksunluğundan geldiğidir. Yoksa niye bir Kadın durduk yerde güçlü olmaya çalışsın ki onun yerine daha zevk veren, daha mutlu edecek şeyler de varken.
Sen Güçlüsün mesajını verenler de belki bir parça düşünmeliler acaba gerçekten karsı tarafı mı övüyor yoksa bir sorumluluk daha mı yıkıyor Kadının/Kadınının üstüne?
Siz Erkekler bize ne kadar Kadın gibi davranırsanız bir o kadar Kadın Kadınız. Hani şikayet ediyorsunuz ya Kadınlardan sürekli, bakın bakalım neler oldu ilişkilerinizde? Ne kadar sorumluluk aldınız, neler yaptınız ya da yapmadınız, ne kadar destek oldunuz? Durduk yere de güçlenmek zorunda kalmadık bizler de değil mi? Hatta şimdilerde biz de şikayet eder olduk ama Erkekler de Erkek gibi değil demeye! İşler, roller o kadar karıştı yani.
Bu arada, güçlü olmak gerektiğinde elbette güçlü oluruz, gocunmayız. Pratik düşünme kabiliyetimiz, çoğu zaman zararımıza ancak kaos durumunda fazlasıyla yardımcı kompleks ve herşeyi birarada düşünebilme sistemimiz ve doğanın bize lütfettiği anaçlığımız sayesinde sorunları kısa sürede anlayıp çözebiliriz. Lakin, güçlü olmak tanımının üzerimize yapışmasını istemiyoruz. Hayatta tek başına mücadele vermek istemiyoruz. Baba sevgisinden başlayarak dengeli Kadın-Erkek ilişkileri yaşamak, güçlü yaftasından sıyrılıp Kadın olarak yaşamak istiyoruz.
İşte öyle…